30 Kasım 2013 Cumartesi
Piramit Hediye Kutusu Yapımı
İşte, renk renk hazırlayabileceğiniz piramit hediye kutusunun yapım aşamaları.
Malzemeler
Renkli
karton
Kalem
Cetvel
Kurdele
Makas
Hazırlanışı
İlk olarak fotoğrafta gördüğünüz gibi bir şekil kesmeniz gerekiyor.
Örneğin; kareyi 6 X 6 cm. yapıp sonra üçgenleri, üçgen cetvelle, oval kısımları da tabakla çizebilirsiniz.
Sonra oval kısımları katlayın ve üçgenlerin ucundaki noktalardan delikler açın.
Bütün katlama yerlerinden katlayıp deliklerden de ipi geçirip kurdele şeklinde bağlayınca ortaya bu güzel hediye kutusu çıkıyor.
28 Kasım 2013 Perşembe
Kahve ßahane etkinliği Hediyelerim
Selamun aleykum.Kahve bahane etkinliğinde eşleştiğim aynı zamanda etkinliğin sahibesi de olan cansanat bloğuyla hediyeleşmemiz sorunsuz ve çok kısa sürede gerçekleşti.Hediyeler beni ziyadesiyle memnun etti.Kendisine burdan teşekkürlerimi sunarak bir dahaki etkinlikte buluşmak üzere diyorum.Görüşmek üzere.
ALT ÜST--Kitap tanıtım.
\"Peter Robinson\'ın polisiye romanları şu an sektördeki en başarılı olanlar... Okuyun, haklı olduğumu göreceksiniz.\"
-Stephen King-
Kaçakçılıktan uyuşturucu satıcılığına kadar pek çok pisliğe bulaşmış olan Jaff, kadınlarla her zaman arası iyi olmuş, yakışıklı, dengesiz bir baş belasıdır.
Hayattaki başarısızlığı ve ailesi tarafından yeterince önemsenmeyişi yüzünden bambaşka bir kimliğe bürünmeye çalışan Tracy ile Jaff\'ın yolları kesişir ve genç kız kendini tehlikelerle dolu bu genç adama teslim eder.
Kader birliği yapmaya karar veren Jaff ile Tracy için hiçbir şey umdukları gibi gitmez. Cinayette kullanılmış bir silahın ortaya çıkışı, adaletin yerini bulması için canını ortaya koyan Dedektif Alan Banks\'i harekete geçirir. Banks, hayatının en zorlu davasıyla karşı karşıyadır çünkü kızının yaşamından endişe duyanbir baba için başka hiçbir şeyin önemi yoktur.
\"Dâhice bir roman!\"
-Jeffery Deaver-
\"Tehlikeli bir psikopat, başına buyruk dedektif Alan Banks\'i kariyerindeki en kişisel mücadeleyle karşı karşıya getiriyor. Bu roman, nefes kesen bir film gibi...\"
-Joseph Wambaugh-
\"Peter Robinson romanları tüyler ürperten, etkisini uzun süre koruyan, derinlemesine işlenmiş birer sanat eserinden farksız.\"
-Booklist-
25 Kasım 2013 Pazartesi
Cennette Bir Yılan -|- Kitap Yorumu

Dünya üzerinde kötülüğün boy göstermediği belki de son cennet köşesi olan Three Pines, geceden kalma sis bulutu dağıldığında, yeni güne hiç beklenmedik bir haberle uyanır.
Başmüfettiş Armand Gamache olay yerine geldiğinde kalbinden okla vurulmuş yaşlı bir kadının cesediyle karşılaşır. Herkes bunun bir kaza olduğunu düşünürken Armand Gamache cinayet soruşturmasını başlatır. Her zaman sabırlı ve anlayışlı, keskin zekâlı ve dikkatli bir gözlemci olan Gamache’a yıllar, söylenenden çok söylenmeyeni, görünenden çok görünmeyeni yakalamayı öğretmiştir. Hem insan doğasının en karanlık köşelerine kadar inebilen bir bilge, hem de gerektiğinde bütün kariyerini ve hayatını tehlikeye atabilecek kadar gözüpek olan Armand Gamache, katil yakalama sanatının yeni bir ustası olarak Sherlock Holmes ve Hercule Poirot gibi kahramanların geleneğini devam ettiriyor.
HER CENNETTE BİR YILAN VARDIR . . .
"Romanlarımı içimizde, en derinimizde yatan korkuların bir yansıması gibi düşünebilirsiniz. Fakat bunun ötesinde, bütün tatsız duygular ve olayların haricinde, kitaplarım da iyiliğe ve şefkate de yer veriyorum; arkadaşlığa, sadakate ve sonsuz aşka da..."
Cennette Bir Yılan
Louise Penny
Martı Kitabevi
Fiyatı : 19,00 TL
Eylül 2011
448 sayfa
ISBN: 9786055420277
Acizane yorumum ;
Selamun aleykum.Nihayet bir hafta sonra bu kitabı bitirebildim.Öncelikle 5 ödüllü işaretini görünce balıklama atladım.Sormadan soruşturmadan yorumlara bakmadan ve netice hüsranla başlayıp hüsranla bitti.Çok da uzun olmamasına rağmen çok yavaş bitti.ve benide bitirdi.
Hikaye de o kadar çok isim var ki isimler arasında kaybolursunuz.bir fihrist yapsalar çok güzel olurdu.isimleri akılda tutmak ayrı bir dert konunun hızlanmasını beklemek ayrı bir dert 200.sayfadan sonra hızlanıyor felan diye yorumlar okudum.ama bir cacık olmadı.kitabı elime almamla uyku moduna girmem bir oluyordu.evde işyerinde otobüste metrobüste bu durum hiç değişmedi.uykumu en almış halimde bile.o derece yavaş ilerliyor.
Nasıl o kadar ödül almış anlamadım gerçi hepsi de en iyi ilk roman ödülleri ama olsun.sanırım ödül verenler hiç okumamışlar kitabı.Şiddetle okumanızı tavsiye ediyorum.KeyifLi okumaLar.Selam ve dua ile ....
18 Kasım 2013 Pazartesi
Kitap Hırsızı -|- Kitap yorumu
ÖLÜM MELEĞİ SİZE BİR HİKAYE ANLATMAK İSTERSE DURUP DİNLEMEZ MİSİNİZ?Ölüm meleğinin ağzından savaş yıllarında küçük bir kitap hırsızının, Liesel Meminger’in hikayesi bu.
“...Her durumda hayatta kalan birinin hikayesi bu; hep geride kalan olmakta ustalaşmış birinin hikayesi. Aslında pek çok başka şeyin yanısıra şu saydıklarımla ilgili küçük bir hikaye:* Bir akordiyoncu
* Bir kız
* Bazı kelimeler
* Bazı fanatik Almanlar* Bir Yahudi dövüşçü
* Ve bol miktarda hırsızlık...”
Liesel Meminger, Münih’in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90’ı Adolf Hitler’i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel’in üvey babası Hans Hubermann kalan yüzde on içindeydi. Üstelik, evlerinin bodrumunda bir Yahudi saklamak zorunda kaldılar.
Yorumum;
Selamun Aleykum.
Yine bir kitabın sonuna gelmiş bulunuyorum.Kısaca özetlemek gerekirse gayet sade dilde yazılmış yada çevirenin ustalığıdır bilemem orasını.Gayet akıcı kimileri yorum yazmışlar yavaş yavaş okunası bir kitap diye ama ben beceremedim bir çırpıda bitiverdi.Çok beğenilmesinin nedeni sanırım çok fazla yahudi taraftarı olduğunu belli etmesidir.Filme çevrilecek olması da güzel bir fikir merakla bekleyeceğim filmini.
Yazarın uslübu olaylarda geçişleri güzeldi.huberman ailesi iyiydi.Üvey anne rosa her ne kadar ağzı bozuk olsada iyi kadındı.hans iyi bir baba oldu.Kitap aşkıyla dolu bir çocuğun güzel maceraları olan fakat tasvip edemeyeceğimiz hırsızlıklarla dolu olan maceralarıydı.Nazi Döneminde yaşanan olaylara küçük bir alman kasabasında bakışlarıydı.Vs Vs Film 2014 de imiş bekliyoruz bakalım.'' Hiç '' adlı romanından daha güzeldi demeyide unutmayayım.
13 Kasım 2013 Çarşamba
Yıkılan Krallıklar -|- Kitap Yorumu
Prenses: Lüks bir dünyada şımartılarak büyütülmüş Cleo, uzun zaman önce yeryüzünden silinip gittiği düşünülen büyünün peşinde, zorlu ve tehlikeli bir yolculuğa çıkmak zorunda
Asi: Haksızlıklar yüzünden öfkeden deliye dönen Jonas, ülkesinin sefalet içinde kalmasına neden olan baskıya karşı ayaklanıyor ve hiç tahmin etmediği bir görev üstleniyor.
Büyücü: Kraliyet ailesinin bir ferdi olan Lucia, geçmişi hakkındaki gerçeği ve sahip olacağı kehanet edilen doğaüstü gücünü keşfediyor.
Veliaht: Şiddetle büyüyen ve fetih için eğitilen, kralın ilk çocuğu Magnus, yüreğin kılıçtan daha keskin olabileceğini anlıyor.
Mitikanın üç krallığında da büyü uzun zaman önce unutulmuştu. Şimdi, barışın hüküm sürdüğü yılların ardından, ölümcül bir huzursuzluk içten içe, bir hastalık gibi yayılıyor.Her bir krallığın lideri güç için savaş baltasını çıkardı, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Krallıklar yıkılacak. Peki ama her şey yıkıldıktan sonra kim zaferle ayakta kalacak?
''Perşembe günü tüyap kitap fuarında bayağı uzun süren aramamızdan sonra yıkılan krallıklar kitabını dex yayınlarından bulabildik eşimle beraber.Çok aradık çünkü ismini yayınevinin ismini unuttum.Ve ne hikmetse hiçbir yayınevi bu kitabı duymamış nerdeyse en azından sorduklarımız..
BLogger lerin yorumları üzerine aldığım bir kitaptı.Yata kalka 4 günün sonunda bitirebildim.Fantastik kitap olarak ilk okuyup bitirdiğim eser diyebilirim.Kitaplarda fantastik filmlerde bilim kurgu yu pek sevemiyorum.Ama yinede bu kitabı bitirebildim sabırla..Çok sayıda şehadet getirerek iman tazeledim.tanrıça tanrılar gibi kavramlar zira bize ters olduğundan her ne kadar yazarın hayali desemde kendimi her bu kelimeler geçtikte suçlu hissedip bıraksam mı diye düşündüm.
Savaşı bayağı bekledik açıkçası.Ve savaş çok yüzeysel oldu. konuları sıkmadan 3 krallıktan azar azar bahsetmeleri güzel olmuş film tadında ilerliyor.Tam kitaba ısındığımız son 10 15 sayfada hemencecik bitiverdi.Ama sonunu güzel bırakmış hakikaten merak uyandırıyor bundan sonra olacaklar.Birde kitabın başında bulunan 3 krallık ve mensuplarının isimleri kitabı bayağı kolaylaştırıyor.unuttuğum yerlerde oralardan istifade ettim.bu kimdi vs. insanın aklında soru işareti kalmıyor.
Netice itibariyle güzel bir serüvendi.Tanriçalar vs. olmadan da bu konularla süper bir hatta seri roman yazılabilir.ALLAH yazara da iman nasip etsin.sıradaki kitabı merakla bekliyorum.''
Asi: Haksızlıklar yüzünden öfkeden deliye dönen Jonas, ülkesinin sefalet içinde kalmasına neden olan baskıya karşı ayaklanıyor ve hiç tahmin etmediği bir görev üstleniyor.
Büyücü: Kraliyet ailesinin bir ferdi olan Lucia, geçmişi hakkındaki gerçeği ve sahip olacağı kehanet edilen doğaüstü gücünü keşfediyor.
Veliaht: Şiddetle büyüyen ve fetih için eğitilen, kralın ilk çocuğu Magnus, yüreğin kılıçtan daha keskin olabileceğini anlıyor.
Mitikanın üç krallığında da büyü uzun zaman önce unutulmuştu. Şimdi, barışın hüküm sürdüğü yılların ardından, ölümcül bir huzursuzluk içten içe, bir hastalık gibi yayılıyor.Her bir krallığın lideri güç için savaş baltasını çıkardı, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Krallıklar yıkılacak. Peki ama her şey yıkıldıktan sonra kim zaferle ayakta kalacak?
''Perşembe günü tüyap kitap fuarında bayağı uzun süren aramamızdan sonra yıkılan krallıklar kitabını dex yayınlarından bulabildik eşimle beraber.Çok aradık çünkü ismini yayınevinin ismini unuttum.Ve ne hikmetse hiçbir yayınevi bu kitabı duymamış nerdeyse en azından sorduklarımız..
BLogger lerin yorumları üzerine aldığım bir kitaptı.Yata kalka 4 günün sonunda bitirebildim.Fantastik kitap olarak ilk okuyup bitirdiğim eser diyebilirim.Kitaplarda fantastik filmlerde bilim kurgu yu pek sevemiyorum.Ama yinede bu kitabı bitirebildim sabırla..Çok sayıda şehadet getirerek iman tazeledim.tanrıça tanrılar gibi kavramlar zira bize ters olduğundan her ne kadar yazarın hayali desemde kendimi her bu kelimeler geçtikte suçlu hissedip bıraksam mı diye düşündüm.
Savaşı bayağı bekledik açıkçası.Ve savaş çok yüzeysel oldu. konuları sıkmadan 3 krallıktan azar azar bahsetmeleri güzel olmuş film tadında ilerliyor.Tam kitaba ısındığımız son 10 15 sayfada hemencecik bitiverdi.Ama sonunu güzel bırakmış hakikaten merak uyandırıyor bundan sonra olacaklar.Birde kitabın başında bulunan 3 krallık ve mensuplarının isimleri kitabı bayağı kolaylaştırıyor.unuttuğum yerlerde oralardan istifade ettim.bu kimdi vs. insanın aklında soru işareti kalmıyor.
Netice itibariyle güzel bir serüvendi.Tanriçalar vs. olmadan da bu konularla süper bir hatta seri roman yazılabilir.ALLAH yazara da iman nasip etsin.sıradaki kitabı merakla bekliyorum.''
Etiketler:
Dex yayınları,
En Son Okuduğum Eser,
Fantastik
11 Kasım 2013 Pazartesi
6 Kasım 2013 Çarşamba
Osmanlı'yla ilgili ilk defa göreceğiniz kareler
Şam Öğretmen Okulu Mücellithanesi (Ciltleme işleminin yapıldığı yeri ifade eden terimdir.)
Heybeliada Deniz Mektebi Talebeleri kılıç taliminde
Beyazıt’ta bayram telaşı
Daye Hatun Sıbyan Mektebi - Kağıthane
Tünel’in Beyoğlu girişi
Yüksek kaldırım Caddesi
Deniz Harp Okulu Talebeleri jimnastik yaparken
Karaköy’den Galata Köprüsü
Sivas 48. Hamidiye Süvari Alayı tatbikatta
Karapınar-Ereğli (Konya) arası yol yapımı
Kudüs Hapishanesi'nde İctima (1898-1914)
Terkos Gölü’nde arıtma ve süzme mahallinin inşası
Kısıklı Karakolhanesi
Harem-i Şerif
Eskişehir'de su kaldırma sistemleri
Trabzon Hükümet Konağı
Bahriye Mektebi Talebeleri Kağıthane pikniğinde
İstanbul’un Seyyar Berberleri (1895–1905)
Nâzik Çarşısı - Erzurum (1890 – 95)
Bebek’te Ali Bey Dalyanı (1890–91)
Kaynak: Haber7
Heybeliada Deniz Mektebi Talebeleri kılıç taliminde
Beyazıt’ta bayram telaşı
Daye Hatun Sıbyan Mektebi - Kağıthane
Tünel’in Beyoğlu girişi
Yüksek kaldırım Caddesi
Deniz Harp Okulu Talebeleri jimnastik yaparken
Karaköy’den Galata Köprüsü
Sivas 48. Hamidiye Süvari Alayı tatbikatta
Karapınar-Ereğli (Konya) arası yol yapımı
Kudüs Hapishanesi'nde İctima (1898-1914)
Terkos Gölü’nde arıtma ve süzme mahallinin inşası
Kısıklı Karakolhanesi
Harem-i Şerif
Eskişehir'de su kaldırma sistemleri
Trabzon Hükümet Konağı
Bahriye Mektebi Talebeleri Kağıthane pikniğinde
İstanbul’un Seyyar Berberleri (1895–1905)
Nâzik Çarşısı - Erzurum (1890 – 95)
Bebek’te Ali Bey Dalyanı (1890–91)
Kaynak: Haber7
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)